Ekonomist Ömer Uzunoğlu, Türkiye ekonomisi ve para piyasalarına ilişkin yaptığı değerlendirmede çarpıcı ifadeler kullandı. 2021 yılında uygulanan politikaların olumsuz sonuçlarının hâlâ hissedildiğini belirten Uzunoğlu, “Son dört yıldır NAS ekonomisi dediğimiz ucube bir modelin sonuçlarını yaşıyoruz. İnsanlar mutsuz ve huzursuz, refah seviyesi sürekli geriliyor” dedi.
Ekonomide durağanlık hakim:
Uzunoğlu, özellikle Temmuz ayında ticaret erbabının beklentilerini karşılayamadığını ve Ağustos ayında da ancak yüzde 20-30 seviyelerinde bir hareketlilik görülebildiğini dile getirdi. Yılı kayıp olarak değerlendiren Uzunoğlu, “Ekonominin anlamı insanların refahını artırmaktır. Fakat bizde uygulanan politikalar, refahı artırmak yerine insanları daha da geriye çekti” ifadelerini kullandı.
TÜİK verilerine eleştiri:
Ekonomist Uzunoğlu, TÜİK verilerinin inandırıcılığını sorguladı. “Başından beri söylüyorum, TÜİK’in verdiği rakamlar güven vermiyor. Ama her şey TÜİK’e göre şekillendiği için insanlar fakirleşiyor. Gelirler hesaplandığında vatandaş sürekli bulunduğu noktanın daha da gerisine gidiyor” diye konuştu.
“Hukuk ve adalet olmadan ekonomi düzelmez”
Türkiye’nin yalnızca ekonomi alanında değil, hukuk ve demokrasi alanında da adım atması gerektiğini vurgulayan Uzunoğlu, şunları söyledi:
“Eğer Türkiye gerçek anlamda hukuk ve adalet noktasında doğru adımlar atabilirse, özellikle ekonomi, sağlık ve eğitimde başarılı olur. Ancak hukuk ve demokrasi güçlendirilmezse, ekonomi bugünden daha kötü bir noktaya gidebilir.”
Dövizdeki baskı sürdürülebilir mi?
Türk lirasının aşırı değerli olduğunu belirten Uzunoğlu, Merkez Bankası’nın reel efektif kur hesabına göre doların en az yüzde 40 daha pahalı olması gerektiğini ifade etti. “Piyasaları baskı ile sakin göstermek normal değil. Döviz kurlarını düşük tutarak ekonominin iyi olduğunu söylemek yanıltıcıdır. Bu baskının ne kadar süreceğini kestirmek zor” dedi.
“Gerçekçi adımlar atılmalı”
Son olarak ekonomideki gidişata dair beklentilerini paylaşan Uzunoğlu, “Umarım doğru adımlar atılır. Ekonomi, eğitim ve sağlıkta daha gerçekçi bir trend izlenirse Türkiye ilerleyebilir. Aksi halde mevcut politikalarla daha da kötüleşebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.