Kayseri’nin merkez ilçelerinden olan ve gelişmişlik yapısıyla dikkat çeken Kocasinan ilçesinde bulunan Roma Mezarları son zamanlarda vatandaşların dikkatini çeken unsurlardan biri oldu. Kayseri’nin her ilçesinde ayrı kültürel yapılara ve kendine has tarihi dokulara rastlamak mümkün. Son zamanlarda vatandaşın en çok dikkatini çeken tarihi unsurlardan biri de tarihi Roma Mezarları. Oldu. Kayseri’nin merkez ilçelerinden olan Kocasinan’da konumlanan bu mezarlar, Kayseri’nin Kaisareia olduğu zamanlardan kalan ve Romalılara ait olmalarıyla da oldukça dikkat çeken tarihi unsurlara arsında yer alıyor.
Mezarın tarihi
Kayserililer tarafından son zamanlarda ilgi akınına uğrayan bu mezar, 4. Yüzyılda inşa edilmiş olmasına rağmen sağlamlığı ve dayanıklılığı ile dikkat çeken bir yapı oluyor. 12. Yüzyıla ait bir Selçuklu türbesinin alt kısmını oluşturan bu mezar 1956’da arkeologların yoğun çalışması sonucunda ortaya çıkarılarak restore edildi.
Mezarın bulunduğu Selçuklu türbesinin içinde 1317-1318 yıllarına ait mezar taşları yer almaktadır. Kayserililerin son zamanlarda büyük ilgisini yakalayan bu mezar siyah kesme taştan, dikdörtgen planlı ve tek tonozlu bir biçimde inşa edildi.
Doğu ve batı cephelerinde ikişer havalandırma penceresi bulunan ve iki katlı olarak inşa edilmiş yapıya, kuzey cephenin batı ucuna kaydırılmış bir kapıdan girilmektedir.
Kayserililerin ilgisini çekiyor
1317-1318 yıllarına ait mezar taşlarının da yer aldığı bu yapı, Selçuklu döneminden izler taşımakla birlikte Roma döneminden de havasını içinde barındırıyor. Kayseri’de yaşayanlar kadar şehir dışından gelen tarih meraklılarının da uğrak noktası haline gelen bu mezar, Kayseri’nin zengin bir tarihi mirasa sahip olduğunu gösteriyor.
Kayseri’nin tarihi derinliği gözler önüne seriliyor!
Kayseri’nin Kocasinan ilçesindeki bu Roma mezarı, Kayseri’nin sadece bugünün değil, binlerce yıl öncesinin de büyük bir imparatorluğa ev sahipliği yaptığını açık bir şekilde gösteriyor.
Kayseri’de Tarihi yapıların korunması ve tanıtılması açısından büyük önem taşıyan bu mezar, hem akademik hem de turistik anlamda değerli bir kaynak niteliği de taşıyor.
