Bir sofraya oturup da “Meze yok mu meze?” diye sormamış bir Türk varsa, muhtemelen henüz meze ile tanışmamıştır. Minik tabaklarda gelen ama büyük lezzetler taşıyan bu küçük mucizeler, sofraların neşesi, muhabbetin ilhamı, rakının yoldaşı, ekmeğin sebebidir. Üstelik her biri bir karakter: Kimi asabi (acılı ezme), kimi zarif (haydari), kimi sürprizlerle dolu (deniz börülcesi). Meze öyle bir şeydir ki; sofraya gelişinde "Bu da neymiş?" dersiniz, giderken "İyi ki tanıştık" olur...
Devamı şaşırtabilir, hatta acıktırabilir. Hazırsanız rengarenk meze dünyasına kaşık sallamaya başlıyoruz!
Haydari: Sükûnetin Tadı
Yoğurtla süzmenin zarif buluşması... Nane dokunuşuyla ferahlık verir, sarımsakla ciddileşir. Sofrada sessiz durur ama tadıyla iddiasını gösterir. Özellikle et yemeklerinden önce mideye "hazır mısın?" diye nazikçe sorar.
Acılı Ezme: Ateşle Dans
Bu meze, içeri girdi mi ortam ısınır. Domates, biber, soğan ve baharatların kıpkırmızı bir flamenko gösterisine dönüştüğü bir lezzet. "Ben acıyı severim" diyenler için değil, acı ile dans etmek isteyenler için...
Şakşuka: Patlıcanın Coşkulu Yorumu
Kızarmış patlıcan, biber ve domates sosunun buluştuğu bu Akdenizli meze, hem sıcak hem soğuk sunulur ama her haliyle gönülleri ısıtır. Genellikle yaz sofralarının yıldızıdır.
Fava: Baklanın Zarif Gölgesi
Kuru baklanın en şiirsel hali... Limon ve dereotu ile taçlandırılan bu sade ama derin lezzet, damakta bıraktığı tatla asaletini konuşturur. "Az ve öz" tanımının sofradaki karşılığı.
Zeytinyağlı Enginar: Sanat Gibi Meze
Aslında bir meze değil, bir sanat eseri. Görüntüsüyle tablo gibi, tadıyla da adeta gurme bir roman. Zeytinyağı, havuç ve bezelye ile birleştiğinde, hafif ama unutulmaz bir tat yaratır.
Humus: Orta Doğu’nun Kalbinden
Nohut, tahin, limon ve sarımsağın buluştuğu bu yoğun kıvamlı meze, sadece karın değil, ruh doyurur. Lavaşın üzerinde dans eden bu lezzet, vegan dostu sofraların da yıldızı.
Tarator: Yoğurtlu Cevizli Cazibe
Ceviz, ekmek içi ve yoğurdun gizemli birleşimiyle hazırlanan bu Balkan esintili meze, hafif sarımsaklı tadıyla dikkat çeker. Balık sofralarının değişmezidir.
Deniz Börülcesi: İyot Dolu Bir Kaşık
Ege'nin tuzlu öpücüğü... Limon ve zeytinyağı ile marine edilen bu yeşil güzellik, hem göz hem damak zevkine hitap eder. Yaz akşamlarının en doğal lezzetlerinden.
Pancar Mezesi: Pembelikte Lezzet Saklı
Rengiyle baştan çıkarır, tadıyla mest eder. Yoğurtla buluşan pancarın o hafif tatlı dokusu, özellikle tavuk ve et yemeklerine mükemmel eşlik eder.
Atom: Sarımsaklı Yoğurt İçinde Ateş Topu
Kulağa biraz bilim kurgu gibi geliyor ama aslında bildiğimiz yoğurtlu mezenin içinde acı biberin küçük patlamaları gizli. Kaşıklarken temkinli olmanızda fayda var.
Toparlayacak Olursak:
Meze, sadece sofrayı değil, sohbeti de zenginleştirir. Biraz baharat, biraz yoğurt, biraz limon… Ama asıl malzeme: Sevgi. İster tek başınıza olun ister kalabalık bir sofrada, bir tabak meze her zaman eşlik edecek bir dosttur.
O zaman ne duruyorsunuz? Bir kase yoğurt, bir diş sarımsak ve biraz hayal gücü ile siz de kendi mezenizi yaratın! Belki de sofranın yeni yıldızı siz olursunuz.
