Altının portföylerdeki rolüne dair tartışmalar giderek derinleşiyor. Uzun yıllar boyunca farklı koşullarda kullanılan altın, yeni bir çerçevede ele alınıyor. Piyasa uzmanlarının değerlendirmeleri bu dönüşümü görünür kılıyor. HSBC tarafından yapılan son açıklamalar bu bakış açısını açık biçimde ortaya koyuyor. Altın, yatırım stratejilerinde yeni bir konuma yerleşiyor.

Altının Geleneksel Rolü Nasıl Tanımlanıyordu?

HSBC, altının onlarca yıl boyunca yükselen enflasyon ya da düşen reel getiriler dönemlerinde öne çıkan bir korunma aracı olarak görüldüğünü hatırlattı. Bu yaklaşımda altın, daha çok taktiksel bir araç olarak değerlendirildi. Belirli dönemlerde portföylere eklenen bir enstrüman olarak öne çıktı. Ancak bu çerçevenin artık yeterli olmadığı vurgulandı. Değişen piyasa koşulları, bu tanımı zorladı.

2024-2025 döneminde yaşanan gelişmeler, bu dönüşümü hızlandırdı. Altın, enflasyonun gerilediği ve reel getirilerin yüksek seyrettiği bir ortamda yükseliş gösterdi. Bu durum, klasik varsayımlarla örtüşmedi. Riskli varlıklarla birlikte yükselen altın, farklı bir dinamik sergiledi. HSBC bu tabloya dikkat çekti.

Haberi olmayan üzülecek: Bu hata benzin ve motorin masrafını artırıyor!
Haberi olmayan üzülecek: Bu hata benzin ve motorin masrafını artırıyor!
İçeriği Görüntüle

Fiyatlardaki Yükseliş Ne Anlama Geliyor?

Yapılan açıklamada, altın fiyatlarının yıl başından bu yana yüzde 50’den fazla arttığı bilgisi paylaşıldı. Bu yükseliş, yalnızca döngüsel faktörlerle açıklanamadı. Altının bu süreçte farklı bir yatırım davranışı sergilediği belirtildi. Fiyat hareketleri, portföy içindeki rolün yeniden tanımlanmasına yol açtı. Bu durum, yatırımcı sorularının da değişmesine neden oldu.

“Ne Zaman Alınmalı?” Sorusu Neden Geri Planda?

HSBC değerlendirmesinde, 2023’e kadar altın fiyatları ile ETF holdings arasında yaklaşık yüzde 60’lık bir korelasyon bulunduğu ifade edildi. Ancak son dönemde ETF çıkışlarına rağmen fiyatların yükseldiği kaydedildi. Bu ayrışmanın dikkat çekici olduğu belirtildi. Özellikle gelişen ülkelerdeki merkez bankalarının kalıcı alımlarının belirleyici hale geldiği aktarıldı. Bu alımların fiyat duyarlılığının düşük olduğu vurgulandı.

Altın Portföylerde Nasıl Konumlanıyor?

Açıklamada, altının politik yapılardan bağımsız bir varlık olarak değerlendirildiği belirtildi. Karşı taraf riski taşımaması, bu yaklaşımı güçlendirdi. Mali güvenilirlik erozyonuna karşı koruma sağlaması öne çıkan özellikler arasında yer aldı. Bu çerçevede yaklaşımın değiştiği ifade edildi. “Ne zaman alınmalı?” sorusu yerini “portföylerde ne kadar yer almalı?” sorusuna bıraktı.

Bu değerlendirmeler, HSBC Baş Yatırım Sorumlusu Xavier Baraton’un 2026 yıl sonu Küresel Yatırım Görünümü kapsamında yaptığı açıklamalara dayandırıldı. Açıklamalar, altının portföy içindeki rolüne dair yeni bir döneme işaret etti. Yatırımcıların altına bakışı bu çerçevede yeniden şekillendi. Altın, artık farklı bir stratejik zeminde ele alınıyor.

Kaynak: Haber Merkezi