Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile MÜSİAD’ın hayata geçirdiği proje sayesinde evlenecek olanlara 66 bin 300 TL, çocuk sahibi olacaklara ise 44 bin 200 TL ödeme yapılacak. Bu adım, Cumhurbaşkanlığı tarafından ilan edilen “2025 Aile Yılı” kapsamında yürürlüğe girdi.
Türkiye’de gençlerin evlilik ve çocuk sahibi olma sürecinde karşılaştığı ekonomik zorluklar yeni bir sosyal proje ile hafifletiliyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile MÜSİAD arasında imzalanan protokol doğrultusunda iş dünyasında “Aile Dostu İş Yeri Projesi” uygulanmaya başladı. Bu model, hem çalışanların mali yükünü azaltacak hem de toplumsal yapının güçlendirilmesine katkı sunacak.
Evlilik Desteği 66 Bin 300 TL
Yeni uygulama kapsamında evlilik hazırlığında olan çalışanlara 3 net asgari ücret tutarında destek sağlanacak. Güncel hesaplamaya göre bu miktar 66 bin 300 TL’ye denk geliyor. Bu ödeme gelir vergisi ve SGK priminden muaf tutulacak. Böylece gençlerin düğün harcamaları daha rahat karşılanabilecek.
Çocuk Sahiplerine 44 Bin 200 TL
Proje yalnızca evlenecekleri değil, aynı zamanda çocuk sahibi olanları da kapsıyor. Yeni doğum yapan çalışanlara 2 net asgari ücret tutarında destek verilecek. Bu rakam 44 bin 200 TL’ye karşılık geliyor. Sağlanacak destekle ailelerin üzerindeki yük hafifletilecek ve bebeklerin ihtiyaçları daha kolay karşılanacak.
Bin 25 Firma Katıldı, 300 Bin Çalışan Yararlanacak
Proje iş dünyasında da büyük ilgi gördü. Şu ana kadar 1.025 MÜSİAD üyesi firma bu modele dahil oldu. Böylece 300 binden fazla çalışanın doğrudan yararlanacağı bildirildi. İşverenlerin desteğiyle bu sistemin kısa sürede yaygınlaşması bekleniyor.
Katkı 1 Milyar TL’yi Aşacak
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, bu uygulamanın aileyi merkeze alan önemli bir sosyal yatırım olduğunu söyledi. Bakanlık verilerine göre proje kapsamında çalışanlara yapılacak ödemelerin toplamı ilk etapta 1 milyar TL’yi aşacak.
2025 Aile Yılı Kapsamında Hayata Geçti
Cumhurbaşkanlığı tarafından ilan edilen “2025 Aile Yılı” çerçevesinde başlatılan proje, yalnızca ekonomik destek değil aynı zamanda aile kurumunun güçlendirilmesine yönelik bir adım olarak görülüyor. Bu modelin tüm ülkeye yayılması ve kalıcı hale gelmesi planlanıyor.
