Akıllı telefonlar, sosyal medya, YouTube videoları derken dikkat süremiz alt üst oldu. Bir kitabın ilk 10 sayfasını bitiremeden TikTok’ta 25 video izliyoruz. Dijital içerikler saniyelik tatminler sunarken kitaplar emek istiyor, sabır istiyor. Ama gelin görün ki sabır, bildiğiniz üzere artık "premium içerik".

Z Kuşağının Kitapla İmtihanı

Yeni nesil okuyor aslında. Ama nasıl? Twitter gönderisi, Instagram açıklaması, Reddit tartışmaları... Kitap sayfası çevirmek yerine ekrana kaydırıyorlar. Bunun bir kısmı teknolojinin getirisi, bir kısmı da kitapların kendini yenileyememesi. Gençleri çekecek dil, güncel konular ve etkileyici anlatım eksikliği, ilgiyi dağıtıyor.

Ebeveynler ve Eğitim Sistemi Nerede Hata Yapıyor?

Çocuklara kitap okumayı sevdirmek için önce onlara örnek olmak gerekiyor. Ancak evde kitap göremeyen çocuk, kitapla arkadaş olamıyor. Eğitim sistemi de okumayı sınavlara hazırlık olarak sununca, kitap "zevk" olmaktan çıkıp "yük" oluyor. Bu da uzun vadede kitapla kurulması gereken bağı zedeliyor.

Kitap Okumak (1)

Ekonomik Gerçekler Kitapları Gölgede Bırakıyor

Bir kitap fiyatı ile bir öğün fast-food menüsü aynı fiyattaysa ve gençlerin tercih yapması gerekiyorsa, tahmin edersiniz ki aç kalmamak öncelik oluyor. Kitap fiyatlarındaki artış ve alım gücündeki düşüş, okuma oranını da aşağı çekiyor.

Alternatif İçerik Bolluğu Kitaplara Gölge Düşürüyor

Podcast’ler, diziler, belgeseller, videolar… Her şey bilgi veriyor. Hem de oturduğunuz yerden, bazen yemek yerken bile. Bu durumda insanlar “neden kitap okuyayım ki?” diye düşünebiliyor. Kitapların “bilgiye ulaşma aracı” olma özelliği alternatifler karşısında zayıflıyor.

Kitaplar Hâlâ Güçlü Ama...

Her şeye rağmen kitapların sağladığı derinlik, hayal gücünü geliştirmesi ve kişisel gelişime katkısı tartışılmaz. Ancak kitapların yeniden hayatımıza girmesi için, onları daha erişilebilir, ilgi çekici ve gündeme uygun hale getirmemiz şart.

Çözüm Sosyal Medyada mı, Kütüphanelerde mi?

Kayserili vekilden dikkat çeken paylaşım: Kahvehane köşelerinde vakit öldürmek yerine..
Kayserili vekilden dikkat çeken paylaşım: Kahvehane köşelerinde vakit öldürmek yerine..
İçeriği Görüntüle

Sosyal medyada kitap önerileri yapan hesapların etkisi büyük. İnsanlar artık “şu kitap viral oldu” diye okuyabiliyor. Belki de kitaplarımıza biraz “PR” yapmamız gerekiyor. Ayrıca kütüphaneleri sadece öğrenci çalışması için değil, gerçekten kitapla buluşma alanları haline getirmek de şart.

Kitap Okumak (2)

Kitap Okumak İçin Zaman Var mı?

Zaman hepimizin bahanesi. Ama günde 30 dakikamızı bile ayırmadan kitap okuma alışkanlığı edinmemiz mümkün değil. Aslında sabah otobüste, akşam uyumadan önce, hatta tuvalette bile kitap okunabilir. Yeter ki niyet olsun.

Kitaplarla Aramızı Düzeltmenin Tam Zamanı

Kitap okuma oranı düşüyor, evet. Ama bu durum değiştirilemez değil. Kitap okumak hâlâ hayatımızı değiştirecek kadar güçlü bir alışkanlık. Yeter ki onu yeniden keşfetmeyi isteyelim.

Kitaplar Sizi Bekliyor

Kitaplar hâlâ aynı yerde. Raflarda, kütüphanelerde, e-kitap formatında, belki de bir arkadaşınızın masasının köşesinde... Yeter ki göz ucuyla bile olsa bir şans verin. Belki sizi değiştirecek ilk cümle, o kapağın hemen ardındadır.

Kaynak: Haber Merkezi