Sevdiğine güvenmek ne kadar doğru bir sevgidir. Üstelik sevdiği için nasıl bir fedakarlık yapsın, bedeller ödesin. İşte bu nedenle güven olunmaksızın sevgi kabul edilebilir bir sevgi değildir. Bundan da şu anlaşılıyor ki güven ve sevgi birlikte sunulmalıdır. Güven sevginin göstergesi olmalıdır. Sadakatı göstermek; ne pahasına olursa olsun, neyi gerektirirse gerektirsin, hangi şartlarda olursa olsun kararlı olmaktır. İşte bu sadakat ve kararlılık üzerine sevgi pekiştirilmiş ve korunmuş olur. Hiçbir kimse, hiçbir teklif, hiçbir şart bu kararlılık ve sadakatı değiştirmemelidir. Şunu da merak ediyorum doğrusu;  “Acaba sevgimiz sadakatimizi koruyacak kadar güçlü mü? “ İşte sevgi bir söylem olmamalı onun bir göstergesi olmalı. Bu da sevginin göstergesi olan eylemlerdir.

Sevgi nedir? Başı sonu olmayan bir şeydir. Özlemdir.Özlemektir.Özgürlüktür. Sonuna kadar korumak, kollamak, kucaklamak ve sahiplenmektir diye sıralayıp gideriz.

Sevginin ölçüsü sevdiğine neleri feda edebileceğinle alakalıdır. Şimdi insan kendine sormalı, seviyorum diyor ise acaba nelere katlanabilir? Katlandığı ölçüde sevgisi mevcuttur. Sevgi hiçbir şey istemez. Zorla da olmaz, şartlı da olmaz, öğrenilmez, öğretilmez, olursa olur, olmazsa olmaz mı? Ancak sevgi fedakarlık ister, karşılık ister, güven ister. Kıskançlık yaşayan kişilerin özellikle başarmak zorunda oldukları şey ilişkiyi korumak ve sürdürmektir. Sadakat tehditle değil sevgiyle sağlanmalıdır. Çiftler birbirlerine sevgilerini ne kadar verirse o kadar çoğu geri dönecektir. Çift kullandığı ölçüyle ölçülecektir. Çoğu insan sevginin sadece bir duygu olduğunu sanır. Oysa sevgi duygudan ziyade bir mevcudiyet biçimidir. Sevgiyi paylaşmak ve göstermek bir tercihtir. Olgun sevgi için de patolojik kıskançlığın barınmasına izin vermemek.

Sevgiyle kalın...