Günümüzde bilgiye erişimin bu kadar kolaylaştığı bir dönemde yaşıyoruz; fakat ilginçtir ki “her konu hakkında az da olsa bilgi sahibi olmanın” değeri çoğu zaman göz ardı ediliyor. Oysa insanı donanımlı kılan şey yalnızca uzmanlaştığı alan değil, farklı konulara temas eden geniş bakış açısıdır.
Bir sohbet ortamını düşünün… Tarihten spora, teknolojiden gündelik hayata uzanan bir konuşmada söz alabilmek, yalnızca sosyal bir avantaj değildir; kişinin özgüvenini, iletişim kabiliyetini ve dünyaya dair merakını da besler. Bilgi, insanı pasif bir dinleyiciden aktif bir katılımcıya dönüştürür.
Üstelik geniş bir bilgi havuzuna sahip olmak, problem çözme sürecini de kolaylaştırır. Bir konudaki deneyim, bambaşka bir alanda yaratıcı bir çözümün kapısını açabilir. Çünkü zihin, birbirinden kopuk gibi görünen düşünceleri birleştirme konusunda ustadır.
Her konuda uzman olmak mümkün değildir; fakat merak etmek, araştırmak, en azından temel düzeyde fikir sahibi olmak hayatı daha anlamlı kılar. İnsan hem kendini geliştirir hem de dünyayı daha bütüncül görmeye başlar.
Kısacası, bilgi sahibi olmak artık bir lüks değil; modern dünyanın güçlü kalabilmek için sunduğu en önemli fırsatlardan biridir. Merak edip öğrenen herkes bu fırsatı değerlendirebilir.