Kayserispor’un Trabzonspor karşısındaki 4-0’lık yenilgisi sadece bir skor değildi; sahadaki ruhsuzluk, dağınıklık ve oyun disiplinsizliği takımın kimliğini kaybettiğini gösterdi. Nergis Deniz, bu maçta kaybedilenin üç puandan çok daha fazlası olduğunu yazdı.

Trabzonspor – Kayserispor maçını izlerken bir an dedim ki, “Biz hangi sahada oynuyoruz acaba?”
Çünkü ilk yarıdan itibaren Kayserispor sahada sadece varmış gibi gözüktü. Top Trabzon’un ayağında, oyun onların ritminde, tempo onların isteğine göre şekilleniyor. Bizimkiler ise daha çok “gol yememeye” odaklı bir görüntüdeydi. Ama futbol denen oyun, gol atamayınca değil, o ruhu kaybedince bitiyor işte.

Trabzonspor’un 4-0’lık galibiyeti kimseyi şaşırtmadı. Goller sırayla geldi: Okay Yokuşlu, Felipe Augusto, Zubkov ve penaltıdan Paul Onuachu.
Ama skor tabelasına bakınca hikâye net gibi görünse de, asıl mesele o kadar da basit değil.

Kayserispor’un Sesi Kısılmış Gibiydi

Markus Gisdol yönetiminde Kayserispor, bu sezon maalesef kendi kimliğini kaybetmiş gibi.
Ne bir plan var, ne bir reaksiyon. Top bizdeyken ne yapacağımızı bilmiyoruz, top rakibe geçtiğinde ise sadece dua ediyoruz gibi bir hâl.
İşin garibi, bu takım sezon başında kötü başlamamıştı. Ama sanki her hafta bir tuğla daha çekiliyor, duvar yavaş yavaş çöküyor.

Gisdol’un elindeki malzeme belki sınırlı ama bir oyun disiplini de yok ortada. Oyuncuların saha içindeki dağılımı, pozisyon alışları bile birbirine karışmış.
Eğer bir takımın orta sahası “ne hücuma yardım edebiliyor ne de savunmaya,” o zaman zaten skor tabelasında yazacak olan belli olur.

Trabzon’da Bir Fark Var: İrade

Trabzonspor cephesine baktığında durum tamamen farklı.
Saha içinde bir inanç, bir ciddiyet var.
Her oyuncu ne yapacağını biliyor, boşuna koşan yok.
Onuachu’nun her pozisyonda “ben buradayım” demesi bile Kayserispor savunmasını darmadağın etmeye yetti.

Ama işin ironik tarafı şu: Trabzon’un galibiyeti kadar bu maçta Kayseri’nin kaybı konuşulmalı. Çünkü bazen skor değil, oynayamamak daha büyük bir yenilgidir.
Bu maç da tam olarak öyleydi.

Bir Gerçek: Taraftarın Sabır Taşı Çatladı

Kayseri taraftarı artık “bu kadar da olmaz” diyor.
Takımın mağlubiyetine değil, ruhsuzluğuna tepkili.
Bir takım 90 dakika boyunca sadece savunma yaparak Süper Lig’de tutunamaz.
Ne gençler kazanıyor, ne sistem oturuyor.
“Bir puan alalım yeter” düşüncesi bu ligi değil, ancak alt ligi taşır.

Aynaya Bakma Zamanı

Bu yenilgi ne ilk ne de son olacak… ama eğer kulüp, yönetim, teknik ekip hâlâ “zaman var” diyorsa, o zaman tehlike büyüktür.
Çünkü futbol bazen rakipten değil, kendi kararsızlığından kaybedilir.
Kayserispor bu haliyle sadece puan değil, kimlik de kaybediyor.
Oysa bu şehir, her zaman savaşan bir takım görmeye alışık.
Artık birinin çıkıp şu gerçeği söylemesi lazım:
Kayserispor sadece yenilmiyor, eriyor.