Bugün seni bir kez daha özlemle, sevgiyle ve sonsuz minnetle anıyoruz. Adını duyduğumuzda içimizde tarifsiz bir gurur, yüreğimizde derin bir saygı beliriyor. Çünkü sen, yalnızca bir lider değil, bir milletin yeniden doğuşunun adı oldun. Bizlere özgürlüğü, bağımsızlığı ve onurlu yaşamı armağan eden büyük bir inancın simgesisin.

Sevgili Atatürk,
Senin ardından geçen yıllar, sevgini ve izini silemedi. Her yeni nesil seni biraz daha iyi anlıyor, senin fikirlerinle büyüyor. Savaş meydanlarında yorgun düşmüş bir millete umut, umutsuz kalmış kalplere cesaret verdin. “Yurtta sulh, cihanda sulh” diyerek barışın dilini öğrettin. Kadınlara, gençlere, çocuklara değer veren bir lider olarak, geleceği adalet ve eşitlik üzerine inşa ettin.

Bugün bizler senin gösterdiğin yolda ilerlerken, attığın her adımın, söylediğin her sözün anlamını daha iyi kavrıyoruz. Cumhuriyet senin en büyük eserindi ve biz bu emaneti her gün yeniden sahipleniyoruz. Çünkü biliyoruz ki senin hayalin sadece bir devlet kurmak değil, düşünen, sorgulayan, ilerleyen bir toplum yaratmaktı.

Sevgili Atatürk,
Senin ışığın hâlâ yolumuzu aydınlatıyor. Adın hâlâ çocukların dilinde, gençlerin hayalinde, yaşlıların dualarında yaşıyor. Bir ulusun kalbinde bu kadar derin yer edinen bir sevgi, zamana yenilmez. Biz seni sadece anmıyoruz; her gün, her başarıda, her ilerlemede senin izini görüyoruz.

Bugün bir kez daha içtenlikle söylüyoruz:
Sana minnettarız Atam.
Fikirlerinle, ilkelerinle, cesaretinle hep bizimlesin.
Ve biz, senin emanetine sonsuza dek sahip çıkacağız.

Saygı, sevgi ve özlemle…